Adsense

7 Şubat 2011 Pazartesi

Prince of Persia:The Sands of Time İnceleme

Tür:Aksiyon-Macera
Platform:PC,PS2,GameCube,Xbox
Grafik:100/75
Ses:100/80
Oynanış:100/80
Yapım:Ubisoft 

GENEL:100/85


2003 yılında piyasaya sürülen Pop:The Sands of Time eski sayılabilecek bir oyun olmasına rağmen grafikleri gayet güzel bir oyun olarak dikkat çekiyor.Kolay kontrolleri sayesinde oyunu kolayca oynayabilirsiniz ancak içerdiği bulmacalar oyunun akışını bir hayli düşürüyor.Kesinlikle öyle stres atmak için oynanacak oyunlardan değil tam aksine biraz stres yapabilir.Ancak hikayesi yüzünden bu oyun bitirilmeyi hakediyor bence.Yazımın bu kısmından sonrasında biraz konudan bahsedeceğim için oyunu oynamamış olanlar için biraz sakıncalı olabilir.

Hikayemizin başkahramanı Pers Kralı Sharaman'ın oğlu Pers Prensi.Oyunda gerçek ismi hiç geçmiyor ve bu yüzden prens olarak biliniyor.Prens'in çıktığı ilk seferle oyunumuz başlıyor.Prens bu ilk savaşında babasını etkilemek istiyor ve ülkesi adına zafer ve ihtişam kazanmak için varını yoğunu ortaya koyuyor.Hindistan üzerine sefere çıkan pers ordusu savaş sırasında karşı krallığın vezirinin ihaneti ile dahada güç buluyor.Vezir kendi ülkesine ihanet ederek Pers ordusuna yardım ediyor ve bunun karşılığında canının bağışlanmasını istiyor.Prens savaş sırasında önemli ganimetleri ele geçirmeye çalışıyor ve hayatını değiştirecek olan hançer ile özel bir kapta bulunan bir miktar kum buluyor.Savaş sonrasında fethettikleri şehirden çeşitli ganimetler ile bazı esirler alıyorlar.Bu esirlerin arasında Kral Maharajah'ın kızı Farah'da var.Prens savaş sırasında ele geçirdiği hançeri babasına gösteriyor.Bu sırada ihanet eden vezir hançeri sahiplenmek istiyor ancak Kral Sharaman oğlunun ilk savaşında gösterdiği üstün yetenekleri nedeniyle hançerin Prens'te kalmasını istiyor.Bu duruma vezir çok bozuluyor ve kralı kandırarak savaşta ele geçirilen "Zamanın Kumlarını" Prensin serbest bırakmasını teklif ediyor ve bunu sadece Prensin yapabileceğini öne sürüyor.Prens hançeri kullanarak zamanın kumlarını serbest bırakıyor ve saraydaki herkes kumun laneti sonucu birçeşit kumdan oluşmuş yaratıklara dönüşüyorlar.Sadece üç kişi hariç.Prens hançeri ,Farah madalyonu ve büyücü vezir de asası sayesinde bu lanetten etkilenmiyorlar. Vezir ısrarla zamanın hançerini istiyor ancak Prens buna karşı çıkıyor ve oluşan kaos ortamında salınan kumlar heryeri yıkıyor.Daha sonra Farah ve Prens beraber yollarına devam ediyorlar.Amaçları zamanın hançerini kullanarak dağılan büyük kum birikintilerini tekrar toplayabilmek ve bu olanların hiç olmamasını sağlamak.Prens sahip olduğu hançer sayesinde zamana hükmetme özelliğine sahip oluyor.Belli bir zamanda yapılan olayları geri alabilme veya zamanı yavaşlatma gibi özellikler sayesinde zamanın efendisi oluyor.Oyunun sonlarına doğru kumdan oluşmuş canavarlarla yapılan bir savaş sırasında Farah ölüyor ve daha sonra Prens Veziri altederek hançeri kullanıyor ve zamanın kumları sayesinde herşeyin en başına dönüyor.İlk sefere çıkmadan bir gün öncesine dönen Prens elinde hançer ile uyanıyor.Yaşadığı hiçbirşey olmamış olmasına rağmen ilerde neler olacağını bilen Prens,Farah'ın yatak odasına sızıyor ve ona gelecekte neler olacağını anlatıyor ancak tam bu sırada vezir oraya geliyor.Kendisinin ihanet edeceğini söyleyen Prensi susturmak isteyen vezir ve Prens arasında kıyasıya bir mücadele başlıyor.Prens veziri yeniyor ve hançeri Farah'a bırakıyor.Farah Prens'in dediklerine ilk olarak inanmıyor ancak vezir ölürken kendi planlarınıda bir şekilde açıklıyor.Amacı zamanın kumlarını kullanarak ölümsüz olmak olan vezir amacına ulaşamıyor.Farah Prens'e ismini sorduğunda ise Prens sadece gelecekteki Farah ile kendisinin bildiği bir kelimeyi
söylüyor."Kakolukia".İşte o anda Farah şok oluyor ve Prens'te balkondan bir ağaca zıplayarak ordan uzaklaşıyor ve oyun bitiyor.

Konu olarak kesinlikle muhteşem bir kurguya sahip olmasına rağmen dövüş sahnelerinin birbirini tekrar etmesi ve bazı bulmacaların oyuncuyu canından bezdirmesi nedeniyle yer yer sıkıcı olabilen oyundur.Oyunda fazla karakterin olmamasıda konuyu sade ve anlaşılır yapmış.Aslında konu sadece oyunun ilk kısımlarından ve son kısmından ibaret.Yani oyunun ortalarında şaşırtıcı bir olay sözkonusu değil.Ancak kesinlikle sahip olduğu şöhreti hakeden bir oyun serisi Prince of Persia.Oyundan herkesin keyif alacağını düşünmüyorum ama yinede en azından bir denemenizi öneririm.

2 yorum:

  1. Kesinlikle benim favori oyunumdur prince of persia: the sands of time... İnanırmızınız oyunu bir günde bitirdim. Tabi oyunu daha önceden oynamıştım. Aradan baya bir zaman geçtikten sonra oyun elime yeniden geçti bulmacalarda falan takılmıyorum ayrıca çok iyi savaşıyorum bu sayede oyunu bütün günümü harcayarak bir günde bitirdim... Şimdi tekrar başlayacağım biliyorum biraz abartıyorum ama oyun o kadar mukemmel ki oynamadan edemiyorum... Neyse benim oyunda yaşadığım bir sıkıntı var zamanı bir türlü yavaşlatamıyorum... nereye basılarak yapıldığını bana söylermisiniz?

    YanıtlaSil
  2. Serinin diğer oyunlarını oynamadıysan onlarıda oynamanı öneririm.Soruna gelince,oyunu oynayalı uzun zaman oldu ancak yanılmıyorsam tuş kontrolleri "default" halindeyken yani sen herhangi bir ayarlama yapmamışsan,"R" tuşuna kısa bir şekilde basarsan ya da mouse'un sağ tuşuna basılı tutarak (yani savunma halindeyken) "R" tuşuna kısa bir şekilde basarsan zamanı yavaşlatman gerekiyor ama dediğim gibi tam emin değilim.

    YanıtlaSil